top of page

GENİTAL SİĞİL TEDAVİSİ

Genital siğil, kadın ve erkeklerde en sık karşılaşılan cinsel geçişli hastalıklar arasındadır. Özellikle cinsel aktivitelerin başlaması ile kendisini gösterir. Genital siğil tedavisi günümüzde farklı yöntemlerle yapılır.

GENİTAL SİĞİL TEDAVİSİ RİZE, ARTVİN

GENİTAL SİĞİL NEDİR ?

Genital siğil, cinsel bölgede yumuşak doku kabarıklıkları olarak kendini gösteren bir cilt hastalığıdır. Karnabahar şeklinde çıkıntılı ya da yassı yükseltiler şeklinde görülebilmektedir. Hafif ağrı, huzursuzluk ve kaşıntı gibi şikayetler yapabilmektedir.

Human Papilloma Virüs (HPV) veya İnsan Papilloma Virüsü (İPV) olarak bilinmektedir. Bir DNA virüsü olan HPV’nin günümüzde 170 ayrı türü tanımlanmış olmakla beraber, genital siğillerin %90’ı HPV Tip 6 ve HPV Tip 11’den kaynaklanmaktadır.

  • Genital siğil hem kadın ve hem de erkekleri etkilemekle beraber, kadınlar bu hastalığa daha yatkındırlar.

  • Genital siğiller kişilerde kozmetik sorunlara yol açar ve partnere rahatlıkla geçebilir. Ancak, kanser yapmaz veya kanserleşme özellikleri yoktur. Çünkü HPV’nin 6 ve 11 tipleri kanserojen özellik taşımaz.

  • Genital siğiller tedavi edilebilir, buna karşın tekrarlayıcı niteliği nedeniyle hastalarda rahatsızlık yaratabilir, psikolojik sorunlara yol açabilir.

  • Genital siğil tedavisi uygun şekilde yapılmazsa siğiller yayılarak daha can sıkıcı bir hal alabilir.

  • Genital siğil tedavisi ile siğiller tam olarak iyileştirilse dahi cilt altı dokuya yerleşen HPV virüsü sayesinde partnere geçiş riski devam etmektedir. Tedavide yapılan siğilin tedavisidir, HPV’nin tedavisi ise günümüzde mümkün değildir. Ancak vücut bağışıklık sisteminin güçlü olması ile virüs vücuttan atılabilir.

  • Genital siğil tedavisi olmaksızın cinsel ilişkide bulunmak, karşı partnere geçirme riskini oldukça arttırmaktadır.

GENİTAL SİĞİL BELİRTİLERİ NELERDİR ?

Genital siğil oral, vajinal ya da anal seks geçiş göstermektedir.

Tam bir cinsel penetrasyon (birleşme) olmadan, sürtünme yoluyla yaşanan yüzeyel ilişki ile de geçebilmektedir. Bu nedenle bakirelerde de izlenebilmektedir.

HPV virüsü kapıldıktan haftalar ya da aylar sonra bile siğil gelişmeyebilir.

Bu nedenle HPV ile ne zaman karşılaşıldığı net olarak bilinemez.

Genital siğiller gözle görülemeyecek kadar küçük olabileceği gibi hafif koyu renkte kabartılar şeklinde de kendisini gösterebilmektedir. Görünümleri et benlerine benzer; ancak cilt yüzeyinde hızlıca yayılmaları ve et benlerine oranla biraz daha sert yapıları nedeni ile et benlerinden ayrışmaktadırlar.

Çoğu insan, taşıdığı siğillerin farkında bile değildir.

Bazı siğillerin tepesi yumuşak ve kabarık olup, tekli veya çoklu kümeler halinde olabilir.

Genital siğil kadınlarda rahim ağzında, vajina içerisinde, vajinanın giriş kısmında, iç dudaklarda, klitoris tepesi üzerinde, dış dudaklarda, vajina girişi ve anüs arasında (perine bölgesi),anüs çevresinde ve anüs içinde görülebilmektedir.

Erkeklerde ise penis, skrotum (torbalarda),kasık, uyluk, anüs içi ve çevresinde izlenebilmektedir.

Genital siğiller HPV taşıyıcısı bir kişiden oral seks yolu ile dudak, ağız, dil veya gırtlak bölgesine de yayılabilmektedir.

GENİTAL SİĞİL İÇİN RİSK FAKTÖRLERİ NELERDİR?

Cinsel aktif bir insanın HPV ile karşılaşma olasılığı çok yüksektir.

Bununla birlikte 30 yaşın altında olmak, sigara içmek, zayıf bir bağışıklık sistemine sahip olmak ve gebeliğinde HPV taşıyıcısı bir anneden doğmak HPV karşılaşma riskini arttıran faktörlerdir.

Genital siğil tanısı nasıl konur?

Genital siğil tanısı rutin jinekolojik muayene sırasında konur. Muayene öncesi cinsel ilişki öyküsü, partnerde böyle bir şikayetin olup olmadığı, semptomların nasıl başladığı gibi sorular sorulur. Tüm bölgeler muayene sırasında detaylı bir şekilde incelenir. Spekulum muayenesi yapılarak rahim ağzı ve vajina gibi iç genital organlar da gözden geçirilir.

İşlem sırasında seyreltilmiş asetik asit çözeltisi kullanmak siğilin beyazlaşıp daha kolay görülür olmasını sağlar. Gerekli durumlarda rahim ağzı veya dış genital bölgeden alınan sürüntülerden HPV testi de yapılmaktadır. Her ne kadar siğiller kanserleşmese de, farklı HPV tiplerine bağlı rahim ağzı dokusunda hücresel değişimlerin olup olmadığını araştırmak için smear testi de yapılmalıdır.

Smear testi, özellikle HPV taşıyıcısı olan kadınlarda kanser ve kanser öncesi lezyonların erken tespitinde hayat kurtarıcı bir testtir.

HPV testinde rahim ağzında yüksek riskli HPV tipleri ya da smear testinde olumsuz hücresel değişiklikler saptanırsa, vajina ve rahim ağzının kolposkopi kamerası ile incelenmesi de gerekebilmektedir. Diğer taraftan HPV ile karşılaşan bireyler cinsel yolla bulaşan hastalıklar açısından risk grubuna girdiğinden, cinsel yolla bulaşan diğer hastalıklar açısından da taranmalıdırlar.

  • Ayrıntılı jinekolojik muayene,

  • Smear Testi,

  • HPV DNA Testi (Gerekli durumlarda yapılır, PCR testidir ve rahim ağzı sürüntüsü ile yapılır),

  • Kolposkopi (Smear testinde patolojik durum tespit edilenlerde),

  • Cinsel yolla bulaşan hastalık paneli: 1- Kan testleri (HBsAg, Anti HIV, Anti HCV, VDRL) 2- Rahim ağzı sürüntü testleri (Klamidya, Bakteriyel vajinoz, Üroplazma, Nayseria gibi mikroorganizmalar taranır).

Genital siğil nasıl tedavi edilir?

Genital siğil sıklıkla zaman içinde kendiliğinden kaybolabilir, yıllarca cilt dokusu içinde artmadan sessiz bir şekilde kalabilir veya hızlı bir şekilde çoğalarak faklı bölgelere yayılabilir.

HPV cilt altına yerleşerek, özellikle immün sistemin baskılandığı dönemlerde yeniden siğillere yol açabilmektedir.

Genital bölgede siğil varsa mutlaka hızlı bir şekilde tedavi edilmeli, beklenmemelidir.

Buna rağmen, lezyonlar tam olarak ortadan kaldırılsa bile bulaşıcılık devam edebilmektedir. Prezervatif kullanılması bulaşmayı bir miktar azaltsa da bulaştırma riskini tam olarak sıfırlamaz.

Genital siğil tanısı nasıl konur?

Genital siğil sıklıkla zaman içinde kendiliğinden kaybolabilir, yıllarca cilt dokusu içinde artmadan sessiz bir şekilde kalabilir veya hızlı bir şekilde çoğalarak faklı bölgelere yayılabilir.

HPV cilt altına yerleşerek, özellikle immün sistemin baskılandığı dönemlerde yeniden siğillere yol açabilmektedir.

Genital siğil tedavisi için en sıklıkla kullanılan ilaçlar arasında imiquimod, podofilin, trikloroasetik asit ve sinekateşinler gelmektedir.

  • İmiquimod: (Aldara krem) Krem şeklindedir, tedavisi uzun sürer. İmiquimod bölgesel olarak immün sistemi yükselterek etki göstermektedir. Krem sürüldükten sonra tahriş etkisinden dolayı karşı partner ile cinsel ilişkiden kaçınılmalıdır. İmiquimod ciltte kızarıklık, su toplanması, vücutta ağrı, öksürük, kızarıklık ve halsizlik gibi yan etkiler yapabilmektedir.

  • Podofilin: Yakıcı, bitkisel bir solüsyondur. Hekim tarafından uygulanmalıdır. Çünkü hastanın kendi başına kullanması cilt hasarına yol açabilmektedir. Gebelikte kullanılmaz.

  • Podofilox: Evde uygulanabilen bir solüsyondur. Podofilin ile aynı içeriğe sahiptir. Vajina içine asla uygulanmamalıdır. Gebelikte de kullanılmaz. Ciltte tahriş ve ağrı gibi yan etkilere sahiptir.

  • Triklorasetik Asit: İç ve dış genital siğillerin tedavisinde kullanılan kimyasal bir solüsyondur. Ciltte irritasyon, ağrı ve yanma gibi yan etkileri vardır.

  • Sinekateşinler: Dış genital bölge ve anüs çevresindeki lezyonlar için uygulanan bir kremdir. Kızarıklık, kaşıntı, yanma, ağrı gibi hafif düzeyde yan etkileri vardır.

Buna rağmen, lezyonlar tam olarak ortadan kaldırılsa bile bulaşıcılık devam edebilmektedir. Prezervatif kullanılması bulaşmayı bir miktar azaltsa da bulaştırma riskini tam olarak sıfırlamaz.

Genital siğil tanısı nasıl konur?

Siğil dokusunu tahrip etmek için farklı yöntemlere de başvurulabilmektedir. Özellikle yaygın ve kümeleşme yapan genital siğillerde bu tür müdahalelerin yapılması zorunludur. Yukarıda belirtilen ilaç tedavilerine oranla daha kısa sürede çözüm sağlanabilmektedir.

Genital Siğili Yakarak Tedavi Etme

Genital siğil yaktırma tedavileri, hafif lokal anestezi yapıldıktan sonra, ‘elektrokoter’ adını verdiğimiz aletlerle siğillerin yakılması işlemidir. Genital siğilleri elektrikle yaktırma ciltte iz bırakabilir.

Krioterapi ile Genital Siğil Tedavisi

Genital siğili dondurma yöntemi ile tedavi etmektir. Genital siğiller ‘histofreezer’ adı verilen krioterapi cihazları ile dondurulur. Dondurma işlemi sıvı nitrojen ile yapılmaktadır. İşlemin birkaç seans tekrarı gerekebilir. Aşırı uygulama ile ciltte hipopigmentasyon (renk açılması) oluşabilir. İşlem bölgesinde kızarıklık, bazen de su toplanması görülebilmektedir.

Lazerle Genital Siğil Tedavisi

Özellikle karbondioksit ve erbium yag lazerler ile genital siğiller tedavi edilebilir. Lazerle genital siğil tedavisi diğer tedavi yöntemlerine göre bazı avantajlar sunmaktadır. KLİNİĞİMİZDE YAPILMAKTADIR.

Lazerle Genital Siğil tedavisi ARTVİN, RİZE

Genital siğil sıklıkla zaman içinde kendiliğinden kaybolabilir, yıllarca cilt dokusu içinde artmadan sessiz bir şekilde kalabilir veya hızlı bir şekilde çoğalarak faklı bölgelere yayılabilir.

HPV cilt altına yerleşerek, özellikle immün sistemin baskılandığı dönemlerde yeniden siğillere yol açabilmektedir.

Genital siğil tedavisi için en sıklıkla kullanılan ilaçlar arasında imiquimod, podofilin, trikloroasetik asit ve sinekateşinler gelmektedir.

  • İmiquimod: (Aldara krem) Krem şeklindedir, tedavisi uzun sürer. İmiquimod bölgesel olarak immün sistemi yükselterek etki göstermektedir. Krem sürüldükten sonra tahriş etkisinden dolayı karşı partner ile cinsel ilişkiden kaçınılmalıdır. İmiquimod ciltte kızarıklık, su toplanması, vücutta ağrı, öksürük, kızarıklık ve halsizlik gibi yan etkiler yapabilmektedir.

  • Podofilin: Yakıcı, bitkisel bir solüsyondur. Hekim tarafından uygulanmalıdır. Çünkü hastanın kendi başına kullanması cilt hasarına yol açabilmektedir. Gebelikte kullanılmaz.

  • Podofilox: Evde uygulanabilen bir solüsyondur. Podofilin ile aynı içeriğe sahiptir. Vajina içine asla uygulanmamalıdır. Gebelikte de kullanılmaz. Ciltte tahriş ve ağrı gibi yan etkilere sahiptir.

  • Triklorasetik Asit: İç ve dış genital siğillerin tedavisinde kullanılan kimyasal bir solüsyondur. Ciltte irritasyon, ağrı ve yanma gibi yan etkileri vardır.

  • Sinekateşinler: Dış genital bölge ve anüs çevresindeki lezyonlar için uygulanan bir kremdir. Kızarıklık, kaşıntı, yanma, ağrı gibi hafif düzeyde yan etkileri vardır.

Buna rağmen, lezyonlar tam olarak ortadan kaldırılsa bile bulaşıcılık devam edebilmektedir. Prezervatif kullanılması bulaşmayı bir miktar azaltsa da bulaştırma riskini tam olarak sıfırlamaz.

Siğillerin lazer ile tedavisi, özellikle son yıllarda hastalar tarafından en sık tercih edilen yöntemlerden birisidir ve diğer yöntemlere göre bazı avantajlar sağlar. Bunlar:

  • Lazerle siğil tedavisi oldukça ağrısız, acısızdır.

  • İz bırakmaz. Lazer ışığı direkt doku üzerine gelerek etki eder, bu nedenle çevre dokuya zarar vermez.

  • Özellikle yassı lezyonlarda doku yüzeyine yayılarak siğilli bölgeyi tahrip eder.

  • İşlem süresi oldukça kısadır. İleri düzeyde yayılım gösteren lezyonlarda bile, lazerle siğil tedavisinin işlem süresi genellikle 5 dakikanın altındadır.

  • Lazer tedavisi ile genelde bir veya iki lazer seansı sonrasında genital siğillerin tamamından kurtulmak mümkün olabilmektedir.

bottom of page